|

Artık, Ölülerimiz de Bir Arada Tutamaz Bizi

21 Ekim 2010 tarihli Cumhuriyet’in Kitap ekindeki Osman Akınhay imzalı bir kitaba ilişkin söyleşi yazısını okurken, kitabın adını görür görmez, ‘Tamam,’ dedim, ‘bu konu da yazılmış: yine geç kaldın oğlum!’
Ne miydi kitabın adı? Şuydu: Ölülerimiz Bir Tutar Bizi
Yayımlanan söyleşinin başlığını vereyim ki, bu yazıma göz gezdirecek kimi okurlarınkiyle örtüşüversin şu an aklımdan geçenler: 78’liler artık birlikte yürümüyor.
Söyleşiyi gerçekleştirip yayımlayan Erdem Öztop, söz konusu daha baskıya gitmeden okuma olanağı yakalamış kitabı. Yazar eski bir dostuymuş çünkü. Altı sütün tutan söyleşinin girişinde: 'Ölülerimiz Bir Tutar Bizi adlı romanında 78 kuşağından bir kahramanın, gelecek kaygısını, bir kadının gözlerinin içine bakarak yol alışını anlatıyor Akınhay,’ diyor.
Söyleşideki ilk soruda, önceki kitaplarıyla ve özelikle de, ’78 kuşağının yaralarına yaralı bir gözle baktığı’, adı Gün Ağarmasa olanla bir karşılaştırma yapmasını istiyor Öztop, yazar Akınhay’dan.
Bakın ne diyor yanıtında Akınhay:

Gün Ağarmasa ile Ölülerimiz Bir Tutar Bizi, birbirleriyle akraba metinler. Aradaki fark şu: ilki, geçmişle bugün ekseninde ilerlerken, daha çok geçmişe çeviriyor gözünü; ikincisiyse, geçmiş zamanda daha fazla eğleştiği halde, bugüne baktığında, ‘Bir gelecek olacak mı, olacaksa kimin elinden?’ sorusunu uyandırmayı dert ediniyor. Buna bağlı olarak, geçmiş yüceltmesi yapmanın, haklı bir mitosu yerle bir edeceği endişesi üzerinde duruyor, ki günümüzde, özellikle referandum öncesi yapılan ve sonrasında hâlâ süregiden sert kapışmaların da gösterdiği gibi, 1960’ların ve 1970’lerin devrimcilerinin bir blok olarak, aynı safta, barikatın aynı tarafında bir arada durmaları artık hiçbir şekilde mümkün değil. Bunun sebebi de sınıfsal elbette.

Ertop’un, Akınhay’la yaptığı bu söyleşinin içeriğinden çıkardığı iki ara başlık var ki, okuyana dudak uçuklatır. ‘Geriye Kalan Son İplik, Ölülerimiz’: bu ilki başlıkların. İkincisiyse şu: ‘Devrim Yakın Gibiyken Aşk Öne Çıkarılmaz’.

ErdemÖztop’la Osman Akınhay arasında geçen söyleşinin temelini oluşturan Ölüler Bir Tutar Bizi adlı kitabın, 148 sayfa olarak Agora Kitaplığı’nda yayımlanmış olduğunu belirttikten sonra, şimdi ‘Artık Ölülerimiz de Bir Arada Tutamaz Bizi’ başlığıyla yayımladığım bu yazımın ‘özü’ne geçeyim diyorum.

Aklı başında insanlar, geçmişti, tarihti, evrimdi, devrimdi diyerek, toplumsal sorunlarla cebelleşirken, sıradan insanlarımız acaba neyle uğraşıyorlar? Bir de ona bakalım. Yalnız, ona bakmadan önce şu soruyu da soralım kendimize: 'Aklı başında insanların, böylesi toplumsal uğraşlarının, acaba sıradan insanların eşlerinin koynunda rahat uyuyabilmelerine hiç mi yararı yok?'
...
Evet: Artık ölülerimiz de bir arada tutamaz bizi.

Şimdi, bu yazımın başlığını ben, neden ‘Artık Ölülerimiz de Bir Arada Tutamaz Bizi’ koydum?
Anlaşılmıştır, umarım...

Yazar: Ömer Çendeoğlu. Tarih: Perşembe, Ekim 21, 2010. Yazı etiketleri: , . Bu yazının bütün yorumlarını RSS 2.0 aracılığıyla izleyebilirsiniz.
"Artık, Ölülerimiz de Bir Arada Tutamaz Bizi" için, henüz yorum eklenmedi... Siz ekleyin lütfen.

YORUMUNUZ... LÜTFEN!

GÜNCEL YAZILAR

GÜNCEL YORUMLAR

ÇOK OKUNANLAR

KÜRESEL DEFTER'İ İZLEYİN!

Facebook

Twitter

FOTOYAZI

kureseldefter.blogspot.com worth
Blogunun değerini öğren